http://img30.imageshack.us/img30/3598/120x600ads.jpg
http://img535.imageshack.us/img535/7039/300x250ads.jpg
http://img535.imageshack.us/img535/7039/300x250ads.jpg

dailyvideo

http://img535.imageshack.us/img535/7039/300x250ads.jpg

Gurmeler Efe'yi yorumluyor

İçimi rahat, kokusu güzel

AYDIN BOYSAN:
Efe Rakı'nın içimi rahat, kokusundan bunu anlamak da mümkün. Kokusu çok güzel ve zengin. Sek içilirse daha sert. Zaten sek olarak içilen tüm içkiler böyledir, daha sert ve acıdır, dilini hırpalar. Viski de böyledir, rakı gibi yavaş içilir. Rakı içimini bilmek gerekir, yavaş yavaş devam edilmeli ama Türklere küçük yudumlar yeterli gelmiyor. Onlar hemen tüketiveriyorlar. Efe, gırtlaktan iyi geçiyor, alkol etkisini anlamak içinse beklemek gerekiyor. Beyazlaşması güzel. Bu, suyu damlatırken anlaşılıyor. Anason miktarı da yeterli, ben gayet güzel buldum. Fakat geleneksel Yeni Rakı içicilerinin hoşuna gitmeyebilir.

Az suyla daha iyi
ALİ SİRMEN:

Yeni Rakı ve Altınbaş'tan bence daha iyi. Yeni Rakı'nın aromasından çok daha zengin. Anason miktarı yerinde, beyazlanması iyi, su yavaşça katıldıkça açıkça görülüyor. Kokusundan daha sert bir içki olduğunu düşündürüyor, buna rağmen tadı çok güzel. Az suyla tadı daha iyi oluyor. Sert olmasına karşın az suyu kaldırıyor. Su yerine sadece buz konulduğunda da tadı ayrı bir hoş oluyor. Herkes genelde Yeni Rakı içtiği için Kulüp Rakı'ya daha özen gösteriliyor. Rakının sürümü arttıkça kalitesinin bozulduğunu düşünüyorum. Tekirdağ Rakısı da kendini bu sebepten bozmuştur. Efe, geleneksel tiryakilere ters gelebilir çünkü onların damakları Yeni Rakı'ya alışıktır, Yeni Rakı onların damağını bozmuştur.

Susuz da içilir
MELİH AŞIK:
Artık eskisi gibi içmiyorum ama geçmişten kalan tecrübeyle konuşayım; Efe'nin bende uyandırdığı ilk izlenim "iyi dinlenmediği" oldu. Tadı, diğer rakılara göre biraz tatlı. Uzo'yu andırıyor. Alkol ve anason dozu güzel. Gırtlakta bıraktığı etki de güzel. Efe rakısı, susuz içmeye müsait.

Efe, meyhanecilerin sınavından geçti

Efe rakısını tiryakilere tattırmak için dolaştık meyhanelerini, İstanbul'un. 82 yaşındaki Refik Arslan'la da böyle tanıştık: 1938'de meyhanede çalışmaya başlan Arslan'ın 1950'den bu yana da kendi dükkânı var. Efe'den önce rakı adabından dem vuruyor, "Rakı her zaman masanın başında durur. Ortaya, yere konmaz." Sonra Efe'den bir yudum alıp başlıyor, "Tadı sert, Yeni Rakı ile Tekirdağ arasında. Ama tatlı bir sertliği var. Kokusu hoş, şişesi de güzel. Gider bu rakı, gider."
Asmalı Mescid'deki meyhaneleri gezmeyi sürdürüyoruz. Şimdiki durağımız Yakup Arslan'ın 1977'de açılan meyhanesi Yakup - 2. Yakup Arslan da tadına baktığı Efe için şunları söylüyor:
"Efe'yi gençler sever. Güzel bir sertliği var. Kokusu da az. Şişesi Rumlar'ın mastikasına benziyor. İyi rakı bardakta beyaz leke bırakır. Efe de iz bırakıyor."
Yakup - 2'de masamızı bir 'şairle' de paylaştık. Kayhan Kadri Karakuş, Efe'yi tadınca ilham perisi beliriverdi yanında:

"Ben sana Yakup 2'yi nasıl anlatayım
Geleceksin, göreceksin
Bir kadeh Efe rakısı içeceksin
Sonra çekip gideceksin
Sabah uyandığında tadı aklındaysa
Aklını başından aldıysa
Muhabbet seni sardıysa
Tarife gerek yok
Yine Yakup 2'ye geleceksin"

http://www.milliyet.com.tr/2004/08/29/business/bus05.html

Posted by seyfi on 1:10 AM. Filed under . You can follow any responses to this entry through the RSS 2.0

0 comments for �Gurmeler Efe'yi yorumluyor�

Post a Comment

Recent Entries

Recent Comments

Photo Gallery

Rakılı Haber