İmbat rakı burcunda
... 1940-50 yıllarında İzmir’de her muhitte bir iki meyhane bulunurdu ve bir de bunların müdavimleri olan akşamcılar. Vakt-i kerahet gelince işlerinden çıkıp bir iki tek atıp evlerine gitmek için meyhaneye uğrayanlar. (Annem ‘Bazıları çakılır kalır’ diye ekliyor, yarı sitemle. Babamsa buna pek itiraz etmeden devam ediyor.) Meyhanede sarhoş olunmazdı. Meyhaneci buna müsaade etmezdi. ‘Bu son olsun diyerek çakır keyif olan müşterisiyle kadeh tokuşturur ve kibarca onu evine postalardı. Meyhanelerin bazısında spesiyaller olurdu. Mesela Tilkilik Çarşındaki Kokoreççi Nemci gibi. Necmi’nin ustası Arap Mustafa kokoreci keser yağlı kağıt üzerinde servis yapardı...
Fatma Çal'ın içimizi ısıtıan yazısının tamamına ulaşmak için:
http://yenilmezlikinanci.blogspot.com
Bu yazı içinTavsiye edilen Şarkı:
Yesari Asım’ın, Fağrir Olmam Meşrebi Rindaneden