Sezen Aksu’lu, Boğaz manzaralı tanıtımla rakı dünya içkisi oluyor

Büyük bir distribütörle anlaşan Mey, Yeni Rakı’yı Almanya’da içki satılan her 100 noktanın 65’ine sokmayı başardı. İhracat miktarı 1.7 milyon litreden 3 milyon litreye çıktı

1997 yılında ulaştığı 73 milyon litrelik tüketimden sonra sürekli pay kaybeden rakı, ürün sayısının artması, pazarlama ve promosyon faaliyetleri ile kan kaybını durdurdu. Rakı tüketiminin bu yıl 1997’den sonra ilk kez bir önceki yılın üzerine çıkması ve 47-48 milyon litre olarak gerçekleşmesi bekleniyor. Ancak rakıda asıl patlama ihracatta yaşanıyor.

Türkiye’nin bir önceki yıl 1 milyon 750 bin litre olan rakı ihracatı bu yıl 3 milyon litreye, parasal tutar olarak da 22 milyon dolara yükseliyor. Bu ihracatın tamamına yakınını da Mey İçki gerçekleştiriyor. Rakının dünya markası olması için büyük bir efor sarfettiklerini kaydeden Mey İçki CEO’su Galip Yorgancıoğlu hedeflerinin yurtdışında rakı tüketimini bir kaç yıl içinde 7 milyon litreye çıkartmak olduğunu söyledi.

Yüzde 65’inde varız

Anasonlu içkilerde dünyada bir potansiyel bulunduğunu kaydeden Yorgancıoğlu, özellikle Almanlar’a rakı içirmeyi başardıklarını söyledi. Yorgancıoğlu rakı ihracatı ile ilgili şu bilgileri verdi: “Almanlar’ın alışveriş yaptığı kanallara girdik. Çok profesyonel bir dağıtıcı ile anlaştık. Şu an Almanya’da içki satılan her 100 noktanın 65’inde rakı bulmak mümkün. Metro gibi büyük alışveriş merkezlerinde standlar kuruyoruz. Arkada Boğaz manzarası, Sezen Aksu şarkıları, domates beyaz peynir eşliğinde rakı tadımları yaptırıyoruz. Çalışmalar etkisini gösterdi. Yurtdışına yaptığımız ihracatta tüketimin yüzde 25’ten fazlasını yabancılar tüketir oldu. Ayrıca Türkiye’ye gelen turistler de çok önemli bir tanıtım kanalı. Turistik bölgelerde rakıyı tadıyorlar ve döndüklerinde rafta Türk rakısı gördüklerinde alıyorlar. Ancak burada önemli bir handikap var. Ne yazık ki güneyde bidonlarla taşınan kayıtdışı kalitesiz rakı sunuluyor. Şarapta da aynı tehlike var. Otellerde bu içkileri tadan bir yabancı ‘Bu mu Türk rakısı, bu mu Türk şarabı’ diyebiliyor.”

18 yaş üstü nüfusun % 46’sı alkol alıyor

Galİp Yorgancıoğlu, Türk pazarı ile ilgili de bilgi verdi ve 1997’den sonra bu yıl ilk kez rakı tüketiminin gerilemediğini hatta bir önceki yılın bir miktar üzerine çıkacağını söyledi. Türkiye’de 18 yaş üzerine nüfusun yüzde 46’sının alkol aldığının araştırmalarda ortaya çıktığını söyleyen Yorgancıoğlu, içkinin yüzde 60 oranında evde yüzde 40 oranında dışarıda tüketildiğini de söyledi. Yorgancıoğlu son dönemde kadın kullanıcılarda bir artış olduğunu belirterek, “Yüzde 96’ya 4 gibi bir oran vardı eskiden. Şimdi tüketimin yüzde 89’u erkekler yüzde 11’i ise kadınlar tarafından yapılıyor” dedi.

Meşe fıçıda 1 ay yerine 2 ay bekletildi, anason kokusu hafifletildi

Mey İçki’nin Tekirdağ Rakısı, yenilenen şişesiyle piyasaya çıktı. Yaş üzüm rakısı olan Tekirdağ Rakısı’nın bir de Altın serisi üretildi. Altın Serisi Tekirdağ rakısı 36, Klasik Tekirdağ Rakısı ise 30 YTL’den satılacak. Rakı üretimden sonra genellikle 1 ay bekletilirken yeni çıkan Altın Serisi Tekirdağ Rakısı 2 ay meşe fıçılarda bekletildi. İçindeki sert anason kokusu absorbe edilirken, rengi de hafif sarartıldı. Mey bu içkiden sınırlı sayıda 20 bin adet üretti.

Rakı şişesinin dibindeki efsaneleşen ‘7’ rakamı meğer kalıp numarasıymış

Tekel’İn içki bölümünün özelleştirilmesinden önce her fabrikada üretilen rakının tadında farklılık olurdu. Bu da üretimde bir standardizasyon olmamasından kaynaklanırdı. Her fabrikanın ustaları, anason miktarı ya da damıtma süresi ile oynayarak kendi standartlarını belirlerdi. Tekel 1931 yılında şarap üretmek için kurduğu Tekirdağ fabrikasında 1967 yılından itibaren rakı da üretmeye başladı. Tekel’in Tekirdağ Fabrikası’nda üretilen rakı tadımı ve içim kolaylığı ile 1970’lerden sonra efsaneleşti. Rakı severler de Yeni Rakı’nın şişesinin altına bakarlar ve ısrarla “7” rakamını ararlardı. Zira tüm Türkiye’de şişenin altında 7 varsa o rakının Tekirdağ Fabrikası’na ait olduğuna dair bir dedikodu çıkmıştı. Mey İçki CEO’su Galip Yorgancıoğlu önceki günkü buluşmamızda ne yazık ki bu inanışın bir efsane olduğunu, şişenin altındaki 7 rakamının sadece ve sadece Şişe Cam’ın kalıp numarasından ibaret olduğunu söyledi. Tekirdağ Rakısı’nı diğerlerinden ayırt eden özel bir işaret yoktu. Yani rakıseverler boşu boşuna 7 rakamlı şişe aramışlar.